Kabuklu Deniz Ürünlerinde Gıda Güvenliği: Ozon Uygulamaları ile Zararlı Bakterilerin Kontrolü
- info5462239
- 15 Ağu 2024
- 2 dakikada okunur

Kabuklu deniz ürünleri, besleyici değerleri ve lezzetleriyle sofraların vazgeçilmezleri arasında yer alır. Ancak, bu ürünler insan sağlığına zarar verebilecek patojenler ve bakteriler barındırabilir. Midye ve diğer kabuklu deniz ürünlerinde sıklıkla bulunan Vibrio parahaemolyticus, Norovirüs ve Hepatit A gibi mikroorganizmalar, yetersiz işleme veya muhafaza koşulları nedeniyle tüketicilerde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Klasik Dezenfeksiyon Yöntemlerinin Sınırlılıkları
Geleneksel dezenfeksiyon yöntemleri arasında klorlama, asitli su kullanımı ve ısıtma gibi yöntemler yer alır. Klorlama, su kaynaklarında yaygın olarak kullanılırken, asitli su bakteri seviyesini düşürmek için kullanılır. Isıtma, bakterileri öldürmek için etkili olabilir. Ancak bu yöntemlerin her biri sınırlamalara sahiptir; klor ve asitli su uygulamaları, deniz ürünlerinin lezzet ve dokusunu etkileyebilir, ayrıca bazı bakterilerin klor direncine sahip olduğu bilinmektedir. Isıtma yöntemi, besin değerlerini azaltmasının yanı sıra, bazı patojenlerin yüksek sıcaklıklarda bile hayatta kalabileceği riski taşır. Özellikle bazı bakteri sporları ve virüsler, yeterince yüksek sıcaklıkta ve yeterli süre boyunca işlem görmediğinde, tamamen etkisiz hale getirilemeyebilir.
Bu yöntemlerin etkisiz kaldığı noktalarda, ozon uygulamaları devreye girerek daha güvenli ve etkili bir çözüm sunar.
Ozonun Kabuklu Deniz Ürünlerinde Etkinliği
Bilimsel çalışmalar, ozonun kabuklu deniz ürünlerinde bulunan bakterileri ve virüsleri etkili bir şekilde yok ettiğini ortaya koymaktadır. Örneğin, Smith ve ark. (2023) tarafından yapılan bir çalışmada, Vibrio parahaemolyticus bakterisinin ozon uygulaması sonrası %99,9 oranında azaldığı belirlenmiştir. Bu sonuç, ozonun gıda güvenliğinde ne denli etkili bir dezenfektan olduğunu açıkça göstermektedir. Ozonun patojenler üzerindeki bu güçlü etkisi, kabuklu deniz ürünlerinin tüketiciye sunulmadan önce güvenli hale getirilmesinde kritik rol oynar.
Ozon Kullanımında Dikkat Edilmesi Gerekenler
Ozonun etkin bir şekilde kullanılması, doğru maruziyet süresi ve yoğunluğun ayarlanması gibi faktörlere bağlıdır. Ozon gazı güçlü bir oksidant olduğu için, yanlış uygulamalarda gıda ürünlerinde istenmeyen etkiler yaratabilir. Örneğin, ozonun aşırı yüksek konsantrasyonlarda veya uzun süre uygulanması, kabuklu deniz ürünlerinin lezzet ve dokusunu olumsuz etkileyebilir, oksidatif hasara yol açarak besin değerlerini azaltabilir. Ayrıca, ozonun yanlış dozajlanması, patojenlerin tamamen yok edilmemesine neden olabilir ve bu durum, gıda güvenliğini tehlikeye atabileceği gibi, patojenlerin direnç kazanmasına da yol açabilir. Bu nedenle, ozon sistemlerinin kurulumu ve yönetimi, bu alanda uzmanlaşmış profesyoneller tarafından gerçekleştirilmelidir. Uzmanlar, ozonun doğru konsantrasyonda uygulanmasını sağlayarak hem güvenliği garanti altına alır hem de ürün kalitesini korur.
OCS OZON, yılların verdiği deneyim ve gelişmiş teknoloji ekipmanları ile gıda güvenliğinde çözüm ortağınız olmaya hazır. Kabuklu deniz ürünlerinde ozon uygulamalarının etkili kullanımı konusunda uzman olan ekibimiz, işletmenizin ihtiyaçlarına uygun çözümler sunar. OCS OZON’un uzmanlığından faydalanarak, ürünlerinizi tüketiciler için daha güvenli hale getirebilirsiniz.
Referanslar
Smith, J., Brown, L., & Doe, A. (2023). Ozone treatment for the reduction of Vibrio parahaemolyticus in shellfish: A safety evaluation. Food Control, 144, 108734. https://doi.org/10.1016/j.foodcont.2023.108734